Kayıtlar

Kasım, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Dar

Yolun başında hem maziden hem atiden bahsediyor muktedirler Oysa ilerisinde hatıralar yakalıyor bir an olsun düşünmeden Necatibey'in karşısında asla yaşanmayacak ufuklar yükseliyor hatıralarımızın katili Polis denetimine takılmış tüm sarhoşlar gibi İnkar ediyor gözüm her gördüğünü Bilirim bir buçuk metre yeter insanoğlu için Hem yaşamaya hem ölmeye Bir yandan yıkılırken diğer yandan yükselen bu şehre ise Ben artık sığamıyorum sevgilim

İkiz şiirler

Sensiz de geçtim bu sokaklardan daha önce Sensiz de yürüdüm defalarca kez Sen yokken de ağladım aynı sokaklarda beklerken seni Ve sen varken de aynıydı sokaklar O yaşlı apartmanın önündeki Demir kapının destekçisi Yaşı asra yakınlaşan taşın Belki de hiç hareket etmediği gibi sabitti Yine yoksun ama bu defa bana aynı hisleri yaşatmıyor bu sokak Ben ki bu semtin flanörü yaklaşık dört yıldır Bilirsin kendi başıma eğlenmeyi bir türlü öğrenemedim  Günü erken tamamlayıp Yine kendimle başbaşa kaldığımda Bu yüzdendir seni daha çok hatırlarım  Seni unutmaya ne mey yeter ne dost Geç denecek yaşta sigaraya da başladım  Fayda etmiyor Ne bir parça ne bir dal ne bir söz Hiçbiri bilmez içimde yanan ateşi O ateş ki Ne sigarayı yakar ne alkolü damıtır Ne de zihnimdeki fotoğrafları Yok etmeyi başarır  Söyledim dostlarıma Artık sen bile dindiremezsin bu acımı diye Sen de bil sevgilim Artık dindiremezsin Çünkü yalnız seni değil Seninle yaşadıklarımı da özlüyorum Ve seninle birlikte gide...

güz yaprakları

siz görmediniz diye çelimsiz dallarını ağacı canlı mı sandınız taşıyor diye halen yapraklarını her ne kadar sararsalar da dökmek için ihtiyaçları olan topluca sonbaharın ilk yağışıdır ki gerçeği çıkarır ortaya tüm çıplaklığı ile öyle ki yapraksız ağaç misali

Bana e-posta gönderebilirsiniz

Ad

E-posta *

Mesaj *